Bu Blogda Ara

2 Mart 2016 Çarşamba

Bahar Bayramı... Marteniçka...

Baharın gelişi, dünya üzerinde her kültürde binyıllardır kutlanıyor…
Farklı isimlerle farklı tarihlerde olsa da, kutlamalar hep aynı sevinçle ve coşkuyla…

Sümer’de, çoban tanrısı Dumuzi (Tammuz/Temmuz) göçtüğü yeraltı dünyasından 21 Mart’ta yeryüzüne çıkarak, aşk tanrıçası İnanna ile buluştuğu gün doğa canlanır ve bahar bayramı şenlikleri başlatılırdı. Birleşmenin şerefine tapınaklarda büyük törenler yapılır, hayatın bu sayede devam edeceğine, refahın ve bolluğun artacağına inanılırdı.

26.02.2016 Ataşehir...
Sümerlerden sonra gelen her uygarlık, ilkbahar ile İnanna ve Dumuzi buluşmasını kendi takvimine göre belirlemiş, ayrı ayrı isimler vermişler.

Nevruz, Paskalya, Hamursuz, Hıdrellez,  bayramlarının birbirlerine çok yakın tarihlere denk gelmesi bir rastlantı değil, hepsi baharı kutlama geleneğinin uzantısı…

Ve Paganların Beltane, Ortodoksların Aya Yorgi, Katoliklerin St.George günü olarak adlandırdıkları bayramlar…

Toprağın ısınmasının, doğanın uyanışının, kış boyu iç dünyalarına çekilen ağaçların dallarına, yeniden cansuyunun yürümesinin, bolluk ve bereket için edilen duaların, tutulan dileklerin bayramları…


Bu bayramlardan ilki ise her yıl 1 Mart’tan itibaren, 
mutlaka kırmızı/beyaz iplerle yapılan bileklikleri, 
evlere, ağaçlara asılan yünden bebekleriyle... 
Marteniçka ya da Martenitsa…

Kırmızı renk kanı, sağlığı, canlılığı, hayatı temsil ederken, erkek figür ile sembolize edilir. 
Beyaz renk ile ise  huzuru, mutluluğu, saflığı temsil eden , kadın figürü  ile anlatılır.


arkadaşım Aysel Akgün'den
orijinal marteniçka bebekleri...





Marteniçka takmak da baharın gelişini kutlayan, kutsayan bir Bulgar adetidir. 
Eski bir pagan geleneğinin günümüze neredeyse hiç bozulmadan ulaşmış şeklidir… 
Kış bitmiştir artık ve bahar kapıdadır.







Gülçer Yılmaz Aydın bir yazısında çok güzel ifade etmiş:
“Bulgaristan da yaşayan Türkler, birçok geleneklerine Bulgarların da eşlik etmesini sağladıkları gibi, Bulgaristan’daki bazı gelenekleri de Türkler yaşar olmuş zamanla. Hıdrellez şenlikleri Türklerin geleneğine göre yapılırken, baharın müjdecisi marteniçkalar da Bulgaristan’da yaşayan herkeste bahar  esintisi getirir .Aynen bizim mavi boncuğumuz gibi, marteniçka da öyledir. İki millet de kullanır.

Başka hıristiyan ülkede olmayıp, sadece Bulgaristan’a özgü bir ritüel de 1 Martta takılan marteniçkalardır mesela. Türk ,Bulgar, çingene demeden herkeste aynı coşkuyu başlatır.”





Baharın gelişini kutlamak amacıyla havada ilk leyleği görene kadar bileğe bağlanan bileklikler daha sonra dilek tutularak meyve veren bir ağacın çiçek açmış dalına asılır.

Marteniçkalar satın alınamaz, sadece hediye edilebilir.





20 ve 27 Şubat’ta cemrelerin önce havaya sonra suya düşmesiyle başlayan uyanış sürecini, şimdi Marteniçka ile kutlarken, 
5 Mart’ta toprağa düşmesiyle kır çiçekleri de coşmaya başlayacak.


Artvin'den gelen yaban çileklerim tam da 1 Mart'ta çiçek açtı...


                                                                     ♥ 


Bahar gelir…
Perdelerini kapatsan da…
Kapılarına kilit üstüne kilit vursan da…
Gözlerini sımsıkı yumsan da…
Çiçeğin bir daha asla açılmayacak sansan da…
Bahar gelir…
Güneş gelir…
Sana özünü hatırlatır…


♥ 


bu şirin bebeklerden yapmak hem çok kolay 
hem çok keyifli görünüyor...



♥ 

let love rule...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder